Suskunluğumun Elbet Gök Gürültüsü Olacak
SUSKUNLUĞUMUN ELBET GÖK GÜRÜLTÜSÜ OLACAK
Suskunluğumun elbet gök gürültüsü olacak Gönüllerinize sağanak yağmur yağacak Gözbebeklerinize simsek çakacak Kefene girince Allah Allah diye Ya kan akacak, yada çiçek açacak Suskunluğumdan süründüğüm bastığınız topraktan Uğraşmaya devam nefesim bitene kadar Yüreğim yana yana savaşlara yürümeye Azrail kapıma gelene kadar ölmeye Boğazım yırtılana dek bağırmaya Bu yolda yalnızda kalsam devamdır devam Benim ülkemde loş yakamozla yer değiştirecek Sahte aydınlar kopek gibi havlayamayacak Hiçbir pislik saz tellerine vuramayacak Borudan da beter seslerini yandaşlarına duyuramayacak Vatan hainliği fışkıran harfleri yazamayacak Sabrımın sonu er geç gelecek Yeri geldi mi fareyim ben onurum için Peynir ekmeği aylarca şerefimle yerim Ama satılmam para ağalarına Bağrına basan yalvarmam babama Sütünü feda eden ağlamam anama Acılarıma gülümseyip kimseye boğun eğmem Kalemimi yürekli kalemimle kırsınlar Satırları teker teker yaksınlar Parmaklarımı bir bir kessinler Sürgün etsinler, zindanlara tıksınlar Ben doğrularımdan yorulmayıp yenilmeyeceğim Siz yanlışlarınızdan yorulup yenileceksiniz Ve Türk tarihine hesap vereceksiniz Çünkü her yanlışın ağır bedeli Her doğrununsa paha biçilemez ödülü vardır. FATİH GÜLER |