SIRASI GELDİ
Kıskaçtasın unutma, her yanın kuşatıldı,
Şov yapmayı bırakıp, değerlere sahip çık. Malına el konuldu, bütün kapılar açık, Herkes tescil ettirdi, hep farklı anlatıldı, "Sülükler pazarında", her gelene satıldı. Baklavamı aldılar, sıra dönere geldi, Rakıma dondurmama, suya mücvere geldi, "Sahtekârlık" diyerek, muma fenere geldi, İntibaka "yok" deyip, kaynaklar karartıldı, Gece yarılarında, vekiller ayartıldı. Et yiyememiş benim, candan aziz vekilim, Şaşırmış bir haldeyim, kurudu ağzım dilim, Kamburum düzelmiyor, çöktükçe çöktü belim, Bütün beklentilerim, tutup çöpe atıldı, Haklı taleplerimde, hep çamura yatıldı. Atatürk düşmanını getirerek göreve, Amuduyla taşındı, bir de yüküyle dece, Bazen alıştırarak, bazen de seve seve, Tarihsel gerçeklerim, odaya kapatıldı, Anama selam durup, silsilem ağlatıldı. İçerde efelenip, dışarda kuzu gibi, Kemirdi toprağımı, elin kunduzu gibi, Haramzade adamın, kokuşan tuzu gibi, İçine biraz yalan, biraz dolan katıldı, Ne taahhüt edildi, bize ne anlatıldı. Sorma sakın kızarlar, bu günün hesabını, İbadeti sorarsın, anlatır nisabını, Doğrular moral bozar, tetikler asabını, Karşı düşünceler hep, bir yana fırlatıldı, Merhamet rafa kalktı, yaralar dağlatıldı. Her hafta sonu ise, Esat’la gümüş günü, Nerdeyse süpürürdü, kapısının önünü, Bir tokatla A.B.D. değiştirdi yönünü, Asi’ye alkış tutup, güvenlik sağlatıldı, Kaddafi linç edildi, cesedi bağlatıldı. Bütün yandaş liderler, tek başına bıraktı, İtalya sırt çevirdi, Fransa üstten baktı, Hani Alman matmazel, seni koruyacaktı, Sana kucak dolusu, bir tufan yaratıldı, Ülkemin sınırları gün-be gün daraltıldı. Ülkemde Güneydoğu, döndü Kuzey Irak’a, Ne hale getirildik, böyle boş baka baka, Söz dinletemez olduk, Mardin, Siirt, Şınak’a, Saçlarıma ak düştü, döküldü ağartıldı, Ülkem kirli ellerle, hüsrana uğratıldı. Herkes bana düşmanca, karar üstüne karar, Alıyor meclisinde, hepsi aklıma zarar, Gözünü kan bürümüş etmiş insanlık firar, İftiranın türlüsü üzerime atıldı, Artık benim yarınım, tavize bağlatıldı. 31 Aralık 2011 |