Derinliklerime, sürüklenen yolcu gemisi gibiyim.Yine, bir günde, dört mevsimi yaşadı Körfezim ve ruhum. Güneşin ilk ışıkları ‘merhaba ‘derken Öğlenin rüzgarı, esen yeline Ardından damlalarını serdi gökyüzü Ipıslak kaldırım taşlarına. Dünyanın merkezine kilit vurmuş deniz feneri Sağa sola yalpaladıkça, Körfezin kıyısına dizili balıkçı teknesi, yelkenlilerine Arada bulutların arasında gizlenen güneşe Saçlarımı elleriyle savuran rüzgara Çığlık çığlığa martıların denize düşürmeden Havada kaptığı ekmek dilimlerine baktıkça Gözlerim yanıyor,hasretin haykırışlarına karışıyor yüreğim... Damlalar süzülürken yanaklarımdan Yığınla insan arasında dile getiremediğim, Kederli düşüncelerin, barınağında üşüyor benliğim… Masmavi deniz her doğuşunda gülümserken güneşe Derinliklerime, sürüklenen yolcu gemisi gibiyim. Firar etti beynimde düşüncelerim Kıpırdamıyor, elim, ayağım Zamana esir, zincirlerin arasındayım… Düşlerimde yaşatıyorum seni Aşk’ının kudretini özümseyerek… Hülyalar içersinde seni seviyor ruhum… Ah! Can tanem, zamanın soluklarına Yağmurun damlalarına Arada cama sert vuran dolunun şiddetinde bile Canlanamıyor, uykunun kollarına tutsak oluyor Ezik benliğim. Bulutların arasından ortaya çıkan gökkuşağı Göz alıcı renkleri ile iki dağı birleştirirken, Kalbimden, dudaklarıma dökülüyor umut dilekleri… Her yerde sevgi akıyor… Bir lokma ekmeğin sadakatine, Peşime takılan, evime eşlik eden Köpeğin gözlerinde bile… İçimde dolanan kıpırtın, Damarlarıma vuran alevin Aklıma düşenden beri dudaklarıma yayılan gülümseyişin Cansız donuk bakışlarıma Yokluğunun sancısı vuruyor… Sabır ilmeklerini örerek, Seni beklemek! ... Durgun bir denizde sararan yaprak gibi Çürütüyor yüreğimi… Beni kendine çeken tarifsiz gücünün Ruhuma eş bilen ruhumun derinliğinde Coşkun dalgaları yayılırken bedenimde Biz olmanın ateşinde kavruluyorum… Ellerinin sıcaklığını tenimde Gözlerinin derinliğini ruhumda Nefesinin kokusunu ömrümde Yüreğime sevgi çiçekleriyle kazıdığım adınla Eksilmeyen kara sevdamla Seni bekliyorum sevdiğim. Gülayşe |