tutsak
is yağıyordu sohbetlerden,
mis kokan caddelere bastıkça ve bastıkça kirlendim endüstriyeldi şehrim, yollarından, gözlerim kapalı, yudum yudum içtim... eğildim, bir soru sordum cevabını bekledim... elinde şemsiyesi, mekanik bir hırıltı, kısır bir beden çevirdim bakışımı... sorma bana, sorma söyleyemem... parlaktı sokaklar, aynalarla kaplı vitrinlerde şık duran modeller ve altından kibir akan lağım kokan tüneller... aradım, dolaştım bulamadım bir liman paçamdan yakalandım kurtulamadım ah, kaçamadım kapanından... karıştım caddelere, gölgelerde avundum savruldum, çimenlere savruldum... savruldum, savruldum savrulup savrulup durdum... 10.12.2011 |
hissettirdiniz..Kutluyorum..Saygımla...