KALEM OLMASAYDI
Ya kalem olmasaydı, nasıl yazılır yazı.
Nasıl anlatacaksın karakışı ayazı. Tarih nasıl bilinir, Hakka nasıl gidilir. Ülkelerin sınırı neyle nasıl çizilir. Ya romanlar, şiirler, öyküler, efsaneler. Dere, ırmak ve deniz, gemiler tersaneler. Dağlar, taşlar, hayvanlar ve nebatat alemi. Kulum kullansın diye, Hak yaratmış kalemi. İçli şarkılar, duygulu kasideler nasıl? Diller söylese bile, kalemdir yazan asıl. Eğer kalem olmasa, Selimiye olmazdı. Boş kalırdı camiler, cemaatle dolmazdı. Nasıl yazılacaktı, nasıl okunur Kur’an. Geçer gider ömrümüz onda dokunur zaman. Mazi onla yâd olur, mazi onla anılır. Kalemi atan insan kalemsizken yanılır. Âşık için bir umut maşuğa vuslat için. Hasret aranmaz ama, gurbetler kalpte niçin? Duyguları anlatır, dilimizden daha net. Güzelliği yazarken sanki sanırsın cennet. Para, pul, altın, gümüş her şey odur bunu bil. Hak yoluna âşıktır, Allah yoluna sebil. Her şeyi yazar, iyi, kötü, doğru ve yanlış. O gönüle bağlıdır, gönül Hakka inanmış. Bazen ferman yazılır, bazen kalem kırılır. Bazen yaralı gönle merhem onla sarılır. Bir umut verir bazen, zindan mahkumlarına. Davet eder kafiri ateş zakkumlarına. Bazen devleşir çıkar, haksızlığı görünce. Bazen de ağıt yakar, kalleşler ağ örünce. Bir taç olur hünkârın tepesinde oturur. Bazen de kılıç olur, boyunları vurdurur. Emrimize amade, sen düşlersin o yazar. Fikir bataklığında nice kabirler kazar. En has gülün şahsına yazmış nice naatı. İnsanlara öğretir sabrı ve kanaâtı. Yazmaktan usandın mı ey candan dost ey kalem. Eğer sen olmasaydın zindan olurdu âlem. En kıymetli dostum sen, en değerli yarensin. Sana değer biçilmez, Hak katında erensin. Dünya yok olsa bile, en uzun kalem yaşar. Yaşarım bu dünya da senin sevginle taşar. 12/02/2002 Yaşar TAŞKESEN |
Anlamla şekil nasıl müthiş bir uyum kazandırdı.
Kaleminiz yaşasın!