-1-

siz yanaştıkça limanlarıma
eksildi suyu denizlerimin
enlemi boylamı anlamsızlaştı coğrafyamın
tanımsızlığı öptü can ülkem


sayenizde
olmamam gereken noktaya
noktalı virgül yazıldım
sayenizde her anda
sarhoş olmanın zayıflığını tattım
sayenizde doğallıktan kovuldum
cennet yakın nefesken kalbime


-2-

doyumsuzluğunuzda boğuldu
benim hayata dair taze hayallerim
siz önüme çıkmasaydınız
siz çalmasaydınız rüyalarımı
güneşten mahrum
bahardan bihaber kalmazdım
siz olmasaydınız sohbetimde
daha rahat geçecekti yalnızlığım
daha güzel esecekti
şiire havale ettiğim mavi uçurtmalarım


siz geldiniz
ben gitmenin yolcusu
siz geldiniz
ben bitmenin solcusu
durumuna düştüm
düştükçe yuvarlandım düz eksenimde
başka zaman yürümedim dosdoğru
başka zaman yetişmedim istediğim hal’ime



-3-

siz konuştukça edebimle
hayasızlığı karalamak zorunda kaldı kalemim
kelamım selam vermeyi unuttu geceye
yıldızlarım kaydı ikişer ikişer
sınır bilmez davetkarlığınızın utangaçlığından



-4-

ve siz çoğalmasaydınız yanı başımda
ve siz böyle ordu ordu karşıma çıkmasaydınız
kafam bu kadar karmaşık
bu kadar dolu olmazdı
solmazdı çiçeklerimin teki
kuraklıkla sürseydi de on yılım


ki siz de hemfikirsiniz
ellerinizdi sımsıcak avuçlarımı üşüten
mevsim yaz ortasıyken