(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Esaret şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Esaret şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
esarete eğilen özgürlüğe adım atamaz. kadınlar çok duygusaldırlar duygusallıkla yol alınmaz en sert anlarında bile bir iki süslü sözle pamuk gibi yumuşarlar onun için 77 yıldır milletvekili seçilme hakkı verildiği halde belki de alındığı halde hala meclisteki sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor aslında kadınlar erkeksiz yürüme, yol alma cesareti kendilerinde bulamıyorlar. bunu kırdıkları anda başaramayacakları hiç bir şey yoktur. sosyal hayatın içinde erkeklerden çok daha başarılıdırlar ama nedense erkeklerin şemsiyesi altına girmeden yürüyemiyorlar
saygıalrımla
KEVE tarafından 12/8/2011 8:31:12 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ya aslında bu ülkede kadınlar erkeklerden çok daha iyi durumdalar. Bakmayın mızırdandıklarına...Bir bakın bakalım. Devleti tanımlarken ne diyoruz? Devlet BABA....Peki o devlet neyle sevk ve idare olunuyor: ANAyasa....Yani BABA yı sevk ve idare eden ANA....Eeeee o halde daha ne mızırdanıp duruyorsunuz?
kadına yasal hakkı veren erkek, kadının kendi çabası neredeyse yok denecek kadar az 77 yıl önce...
esareti kaldırmayansa kadın; erkek evlat yetiştiriken bile, aman oğlum sen yapma etme, kendine çamaşırını bulaşını yıkayacak birini bul evlen çünkü kadın eli hamurludur, başka işe karışmaz bunun aksine var oanl kadınlara ise aynı zihniyet azınlık gözüyle bakarak evladını kız olsun erkek olsun aynı düşünceyi aşılayarak yetiştiriyor....
oysa tarimizin tüm, devlet ve medeniyetlerinde kadın ön saflardadır savaşır, yemez yedirir, zekidir, çalışkandır eşittir... fakat cumhuriyeti kurduk bugün hala aynı zihniyeti değiştiremedik kadınlar bu konuda pasif bana kalırsa...
Seçme ve seçilme hakkını nerelerde kullanıyor kadınlar ? Ne seçerken kullanıyorlar mesela ? Makarna ? Eş ? İş ? Domates ? 23 Nisan Belediye başkanları gibi kadınların "seçme ve seçilme" hakkı süreci. Benim çocukluğumu geçirdiğim ilçede bir bayan bir kuruluşun başkanı olmuştu,seçimle. Bazen toplantılara gelemezmiş. Katip "Başkanımız akşam düşüp gözünü morarttığı için " gerekçesini açıklayınca millet gülermiş. Başkanı kocası marizlermiş meğer. "E nasıl olsa adamın 'karisi' döğecek tabi ki" diye de savunurdu enişteyi. Allah bilir başkan kocasının dayak atarken kullandığı gereci "seçme" hakkını kullanıyordu. Zaten seçilmiş olduğundan Kurbanlık koyuna kına yakmak gibi. Güzel görünsün de kesince havalı olsun bab'ından. Bi anlamadığım bu konu var . Kadına seçme ve seçilme hakkı neden verirler? Bu "hak" nerde tutulmuş da illa bi "vericisi" var. Bu hakkı kim büyütmüş,beslemiş,taramış. Bu hak verileceğine başka bi hak verilemez miydi? Mesela ... Hadi bizim hayal dünyamız geniştir... Bulalım bir tutam hak. ....
Ne var dramlarında..gayet iyi gidiyo. Bi de erkeklerin haline bak. Çektikleri çile hep kadınların yüzünden. Döversin polis gelir.... Vurursun cezaevi... Kesiyosun olmuyo... Bütün çileyi çeken erkek.. oFFFF FOOOOOO...
Da ne ? İyi taktik işte. Bizde dönekler makbul sayılır. Biz de dönücez. Mevloşşş..Mevloşşşşş.....Cinmmmm tasss....çıkkk.çıkı..çıkı..çık çık. Ticari Mevlöööşşş.
Valla ben buldum bi yöntem... Önce büyük bi günah işliyosun... Ve sanki daha büyük bi günah işleyecekmiş gibi salıyosun... Melaikeler telaş içinde seni takip ederken ..... Birdennnn ..Tövbe edip başlıyosun ibadete... Anam bi seviniyolar bi seviniyolar...deme gitsin ! O coşkuyla diğer günahları yırtıp atıyolar...Yyyaaaaa boşver gerisini... Amannnn adam sen de.... hanım sen de...diyip aceleylen işi bitiriyolar. Hayırlısıyla.
Mesafe de önemli değil aslında, mesafelerin iki ucunu işgal eden de. Önemli olan insanın karşısındaki için ne hissettiğidir. Benim bi arkadaşım aşık olmuştu. Harbiden aşk ama. Akıl hastanesinde yattı kaç yıl. Normal-e döndü de iki yıldır dışarda. Şimdi kendi kendine konuşup duruyor. Gülüyor. O kadar nornal-e dönebilmiş. Bazen ona "oğlum üzülme ben de senin kadar kendimlen konuşup , gülüyorummm" . Bana bakıp " ama sen hastanede yatmadın" diyo. Ha bu arkadaşımın uğrunda deli olduğu kız evlenmiş . Kızı bir akraba düğününde gördüm. Arkadaşım ne kafar güzel olduğunu anlatmıştı.Ağzım burnum açık dinlemiştim. Bi, daa arkadaşı görünce " oğlummm sen önceden de deliymişsin...kızı tanımadan önce de...halüsinasyon görüyodun heralde " diyecem. Algı önemli. Algı ve akabinde salgı. İşte ehemniyet burda. hakiki sevda varken diğer duygular kapalı kalıyor. Yaniiii bu demek ki... aşk var ise delilik kaçınılmazdır. Delilik varsa aşk bi ihtimaldir. Ata-söz.....Ata ben oluyorum burada.
:)))))) Yok yaa...öyle daha bi acılı olur. Uzun havalar nasıl çıkmış zannediyosun. Taa uzaktakine sesini duyurmak için çığırıp durmuş ozanlar.... Yaaa !
valıktaki esaretimiz, yokluktaki özgürlüğümüz... Ana bildiğimiz kadına verdiysede Allah cenneti, yaşanılası bir cehennem olmamalıydı hayatımız..saygıyla.
Evet, çocuk doğurmaktan başka hiç bir şey bilmeyen kadınlar/ımız/a ( hatta evlendiklerinde bir çoğunun bunu bile bilmediğini ihtimali çok yüksek) seçme ve seçilme hakkı verilmiş. Onlar kimi seçebilmiş... Ağasının kocasına emrettiğini tabiki... Maalesef halen de öyle.
kadınlar çok duygusaldırlar
duygusallıkla yol alınmaz
en sert anlarında bile bir iki süslü sözle pamuk gibi yumuşarlar
onun için 77 yıldır milletvekili seçilme hakkı verildiği halde belki de alındığı halde hala meclisteki sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor
aslında kadınlar erkeksiz yürüme, yol alma cesareti kendilerinde bulamıyorlar.
bunu kırdıkları anda başaramayacakları hiç bir şey yoktur.
sosyal hayatın içinde erkeklerden çok daha başarılıdırlar ama nedense erkeklerin şemsiyesi altına girmeden yürüyemiyorlar
saygıalrımla
KEVE tarafından 12/8/2011 8:31:12 PM zamanında düzenlenmiştir.