Şehirden Bir Çocuk Sevdin Yine
Savruk yillarin soldurdugu bedenime dokun
Yine masum hirslarini sevdanin ateşinde yaktin, şehirden bir çocuk sevdin yine Ah! seni ona taşiyan çocuk ayaklarin işte geliyorsun, haylaz, vefali ellerin şehrin dalgalarini okşuyor Ah! seni ona taşiyan gözlerindeki susuzluk şehirden bir çocuk sevdin yine... Omuzuna astigin çantani görüyorum buradan. Havai taragin, komik anahtarliklarin, yarim rujun, yoksul fihristinden her harften iki-üç isim, uçurumda sahipsiz birkaç tokan, gözyaşlarinla parçalanmiş mendillerin. Yaktin masum hirslarini geliyorsun oysa bir bilsen, seni ona taşiyan şehir saçini bagladigin iple bile alay ediyor Ah! bir bilsen herkes tetikte; sense böyle hesapsiz, böyle sevinçle Ah! bir bilsen sadece güzelligin tutuyor acimasizligin kapilarini Yaktin masum hirslarini geliyorsun, şehirden bir çocuk sevdin yine... |