BEYAZ GÜL
Gözlerini benden kaçırma sesinden okunan sevda ateşi o kadar belli oluyor ki
Yara, içimizde kalan bir aşk yarası kaldı bize Ne kadar sevmiyorum desen de Gözlerindeki alevi gizlesen de ’Seni seviyorum’ yerine dilinden ’Olmaz’ sözcüğü düşmese de Sen ellerimde tutamadığım, koklamaya doyamadığım BEYAZ GÜLÜMsün benim... Saçaklı sokakların sensiz sönmüyor lambaları Senin yerine aydınlatıyor o loş ışıkları Senin yerine okşuyor yüreğimi Senin yerine gözlerime, senin yerine, senin gibi bakıyorlar Anlamsız boş gözlerle... Yolcu; Sen bir yolcu gibiydin yüreğimde bir yere kadar benimle gelir geri kalan yerlere ise yalnız gitmeyi tercih edersin. Sen busun işte. Bunlara rağmen ben seni bekliyorum O saçaklı sokağın lambaları altında kor gibi sıcak olduğunu düşündüğüm dudaklarını bir kez olsun öpmek istiyorum... 08.12.2008/Pazartesi Sibel’ce... |