Vuslat Ya Da HicranGönlümü sorguladım bir orman kuytusunda, Gören duyan olmadı, âlem kan uykusunda. Bu ne sevdadır dedim, Mecnun, Kerem’den öte, Dedi ne gelir elden, oldu bir kere işte... Dedim ki yazık ettin, kendine de bana da, Gör işte tüketecek, ikimizi bu sevda. Dedi gönlüm ey şaşkın, benim görevim budur, Bilmez misin ki sevda, içeni yakan sudur. Anladım ki kaçış yok, sakınsak da sevdadan, Başa gelecek bir gün, ya vuslat ya da hicran. 4 Ekim 1988-Salı / Ankara |