(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sarhoşsun Hayyam şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sarhoşsun Hayyam şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Ömer Hayyam'ı hatırlatan dizelerdi; ama o üstat hiçbir zaman kolay kolay sarhoş olmazdı; zira sarhoş olduğuna dâir hiçbir bilgi elimizde yok. Lütfen iftira etmeyelim üstada:))
:(((( İçmek, içine etmektir hayatın...Doldurduğun her kadehte boğulup gidersin.. Bir zamanlar onun şerefine sanıp kaldırırdım kadehimi. Ama benim şerefime kimse kadeh kaldırmadı......... Şimdi ara sıra kendime kadeh kaldırıyorum.. İyiki hatırlattınız....Saygımla..
canı sıkılan, Hayyam’la konuşuyor benim de canım sıkkın Hayyam beylik laflar etmişsin ’olmaza çare arama demişsin’ sarhoşsun sen Hayyam... ----- Bu büyük şeyleri yazman bir yetenek işidir.O hayyamda bir zamanlar kimler içmedi ki,orda ne aşklar ve sevdalar yaşandı.
Sevgim sevgin olsun can şairem sevgi ve saygılarımla...
Bu şarabı dilenci içti, bey oldu gitti. Bu şarabı tilki içti, aslan kesildi. Bu şarabı ihtiyar içti, oldu delikanlı. Delikanli içti, ömrü bi uzadı, bi uzadı, bi uzadı.
Agora Meyhanesi Burası agora meyhanesi Burda yaşar aşkların en divânesi, en şâhânesi...
Bu gece benim gecem, bu gece benim gecem Cama vuran her damlada seni hatırlıyorum Ve sana susuzluğumu...
Bu akşam ümitlerimi Meze yapıp içiyorum, içiyorum, içiyor, içiyorum. ......................................................................Zeki sölüyosa bir de
Hayyam'hatırlatan dizeleriniz için teşekkürler...Umarım,herkes,Hayyam'ın şaraba olan düşkünlüğünün,aslında bir isyan,bir başkaldırış olduğunu da biliyordur... Sevgiler...
''Büyükse de isyanım, kötülüklerim, Yüce Tanrı'dan umut kesmiş değilim; Bugün sarhoş ve harap ölsem de yarın Rahmete kavuşur elbet kemiklerim.''
Bre esma hayyamdan iyi mi bileceksin Kadehdeki dünyayı sen nerden bileceksin İçki madem ki kötü oku üflede yok et Olmaz dersen oturup bizimle içeceksin a.mete
canı sıkılan, Hayyam’la konuşuyor benim de canım sıkkın Hayyam beylik laflar etmişsin ’olmaza çare arama demişsin’ sarhoşsun sen Hayyam...
O birbirinden güzel rubailerini zaten sarhoşken yazardı, kendiside söylüyor ve şarabı çok seviyor.Herhalde esrarkeşlikte var, zira İran da yaygındı dörtlüğünüzü kutlarım.Yunus diyarından selamlar.
Yaşadığı dönemi takip eden yıllar boyunca, İslam dünyasında düşünce ve aklı reddeden bir yapının oluşması, İslam coğrafyasında siyasi iktidar mücadelesi, toplumsal sınıflar arasındaki mücadelelerde iktidarların geniş halk kitleleri üzerinde otoritelerini koruyabilmek adına dini kullanması neticesinde adeta "yobazlığın" iktidara oturtulması; Ömer Hayyam gibi insan aklına ışık tutmaya çalışmış birçok düşünürün "sapkın" ilan edilmesine, genel anlamda toplumsal eğitim seviyesinin düşmesi nedeniyle de Ömer Hayyam'ın şarap ve zevk düşkünü olarak anlaşılmasına sebep olmuştur. Bu nedenle Ömer Hayyam tüm zamanlarda iktidara muhalif olanlar için bir ilham kaynağı olagelmiştir.
Çadırcı anlamına gelen "Hayyam" takma adını babasının çadırcılık yapmasından almıştır. Ayrıca İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde bir semte adını da vermiştir. Tarlabaşı bulvarında Sakızağacı ışıklardan başlayıp, Tepebaşı'na kadar inen caddenin adıdır. Hayyam aynı zamanda çok iyi bir matematikçiydi. Binom Açılımını ilk kullanan bilim adamıdır.
Rubailerinde, dünya, var oluş, Allah, devlet ve toplumsal örgütlenme biçimleri gibi hayata ve insana ilişkin konularda özgürce ve sınır tanımaz bir şekilde akıl yürüttüğü görülmektedir. Akıl yürütürken ne içinde yaşadığı toplumun ne de daha öncesi zamanlarda yaşamış toplumların kabul ettiği hiçbir kurala bağlı kalmamış, kendinden önce yaşayanların insan aklına koymuş olduğu sınırları kabullenmemiş, bir anlamda dünyayı, insanı, var oluşu kendi aklıyla baştan tanımlamış; bu nedenle de çağını aşarak "evrenselliğe" ulaşmıştır. Ancak unutmamak gerekir ki Hayyam'ın yaşadığı dönem, kendisi gibi çağları aşan ve tarihin gördüğü en büyük düşünürlerden birini yaratacak sosyo-kültürel altyapıya sahipti.