Ağlamak yok
Öldüğüm gün yıkanıp kefene sarılınca,
Beni ! Bu alemden göçüp gidiyor sanma, Gerçek alemimdir, tabuta konup da gittiğim yer. Sakın ola ki arkamdan ağlama. Bu fani dünyaya, nasıl misafir olarak geldimse, Mutlaka döneceğimdir Hak’a, bir hazanın zamanında, Dünya kapısı kapanıp, zaman gelmişse. Çarem yoktur, çünkü zaman artık hesap verme anıdır. Sadece varsa bir iyiliğin ya da borcum, helal et arkamdan, Ya da borcumu, iste bir gün yakınımdan. Kul hakkıyla gitmek istemem. Eyvah, eyvah diye, dövünme arkamdan, ve de ağlama sakın... Ağlamak yok. Ağlamak yakışmaz sana.., Çünkü ben o gün, gerçek alemin yolcusuyum. Dualarınız olsun tek dileğim arkamdan. Ben ki Hak yolunun yolcusuyum. Ben giderim bir başkası gelir dünyaya, Ben gidersem, elbet doğacaktır gelmeye hak kazanmış olan. Tohumumdan, elbet yeşerecektir benim gibisi. Ağlamak sakın arkamdan. Gideceğim yer, belki de cennet bahçesi olacaktır, Kim bilir… Ağlamak yok arkamdan. Dünya bir misafirhane değil mi? Bir gün bitecektir elbet, fani dünyadaki misafirliğim, Büyüdüğüm yer, onun deney bahçesi değil mi? İşte geldim işte gidiyorum az kaldı zaman.. Bir gün giderim buradan. Yedim içtim, eğlendim, şu fani dünyanın bahçesinde, Bir gün gelirse zaman, Ağlamayın arkamdan ağlamayın arkamdan.. Günüm gelsin gideyim diye bekliyorum, Sevemediğim dünyadan… a.yüksel şanlıer |
puanımla
kutladım saygılar...