Sabırlığın versin sana Hüdâi'n (yalçın hocama)Küsmüşsün hayâta,boynun bükülmüş Neş-eden,ırakta,gözden ırakta Gam, kasâvet,keder,üstüne çökmüş Bedenin ırakta,gönlün firâkta Tanırım, bilirim,anlarım seni Hakkı âlin vardır Adem’den yana Sütten dilin yanmış,bilmemmi seni? Dikip içemezsin ki kana kana İhvân’ın ardında dâima dâi Ayakta kaldıkça her dem fedâi’n Şefaat’çin olsun iki cihanda ’Sabırlığın’ versin,yüce Hüdâi’n........ |