Dul Yaprak...
Dul yaprağın öyküsü bu.
Sadece hissettiği poyrazları , Küskün anıları ağacına, Taze kabuğundan keser. Ama kalabilir mi, Bir yüzük bağlılığında yaşamına. Bilir mi kopacağını kıyametinin, Rüyasının gerçeğe değişeceğini. Kalan hüzün boşluklarına, Akacak iki damla yasını Saysa da kalmayacak giden. Her şeye rağmen, Adını seviyor o yaprak; Sırada, farkında Sondan sesler fısıldayacak Damarlarına, hiç uğruna. İhanet kılıfının başında Yanındakinin gidişi aşkı çağırttı. Haykırdı: Koynumda biri olacaktı? Kırmızı olur akşamı, dönmez ki Gittiği yer yanındakinindi… Akşamın kırmızılığına itafen; Yüksekten düştü yavaşça ve hüzünlü. Kalmak istemedi asılı inatla, Kapadı gözlerini, yavaş ve hüzünlü… |