Bilirim bilirimMutluluk hayali kurduğu yardan Yara almış nice döşler bilirim Bülbül gibi hazan ahüzarından Derde dalmış onca başlar bilirim Dünyamız bir handır bizler misafir Sakın ha görmeyin mazlumu hakir Kalbi zengin ama sofrası fakir Sofralar bilirim aşlar bilirim Uzanmış yatıyor benizi uçuk Taşında yazdığı zamanı geçik Bir ölü ki yaşıyor gözleri açık Mezarlar bilirim taşlar bilirim Ağlayan bir bebek donup üşüyen Hayal torbasında ümit taşıyan Hasreti en yoğun halde yaşayan Geceler bilirim düşler bilirim Gurbet diyarında gurbet elinde Hakikat aynası kendi dilinde Bir ömür boyunca sabrın çölünde Baharlar bilirim kışlar bilirim Emine vuruyor sözüne kilit Sis çökmüş başına atıyor çirit Gökte boğuşurken şimşekle bulut Gözünde hıçkıran yaşlar bilirim... Nermin Aydın Önbaş |