KAYIP OLAN YILLARMeğerse dünyada ne şanslıymışım Geçmişte kalan mazilerim var Anılarla yaşıyorum ben şimdi Mazide kaybolan anılarım var Uçurtmalar uçurdum esen yellerde Patates pişirdim yanan küllerde Teneke topladım gelen sellerde Tenekeciye sattığım paralarım var Yağmur yağardı gök gürleyerek Evimiz akardı şip şip ederek Sarı samanı serpeleyerek Toprak damda çekdiğim loğolarım var Kış gelince çokca kızak kayardım Peşimede bir kaç kişi takardım Örtmeden evliğe hapan sokardım Hapanın üstünde yüklüklerim var Ebem düğüm düğüm çıkınlar açar Içinden türlü tevir boncuklar çıkar Ceplerime vardıkça üzümler koyar Türlü tevir boyalı şekerlerim var Sobada gürül gürül odunlar yanar Sobanın altında kedimiz yatar Ekmeğin içine çökelik katar Taze yağı sürdüğüm dürümlerim var Kar yağardı lapa lapa bem beyaz Yol kapalı sular donmuş don ayaz Kış çetin geçer evde hazın az Akşam olunca yarılacak odunlarım var Okullar onbeş tatile girdi Göde oyununun zamanı geldi Her ev dileğince un bulgur Verdi Topal Emişten aldığım kalem defter ve sucuklarım var Koyunlar neşeli oynar hiç durmaz Doğa canlanır bitmiştir ayaz Cemre düşer tprağa gelen bu ilk yaz Inek buzaladı altında buza anamın sağacak gımızlarm var Yavaş yavaş beyaz karlar eriyor Beklediğim o ilkbahar geliyor Dağı taşı renkli güller sarıyor Lale sümbül navruz çiğdemlerim var Kuzuları koyun yalar kurur heryanı Coban kaval çalar bulur sevdayı Belindedir azığı sever mıkla helvayı Daha anasından doğacak gözü kara kuzularım var Cıncıllim oynarım kuruyan yerde Lilliş dönderdim uğunsun elde Kazanda boyanan aşşığım harda Evçik oynamak için küllükten topladığım cıncıklarım var Akşam olur tavuklar tüner pinnikde Portmadan inek idara çırayı alıpda gelde Mallara saman dökek katıpta kersde Canağına yal dökdüğüm Tomas Gopel adlı köpeklerim var Anam gurk yatırır onüç yumurta Yirmibir gün durur gurkun altında Civcivler çıkar saman halbırda Misafire kesilecek ceflinlerim var Misafir gelince sofra kurulur Allah versin evde herşey bulunur Içdiğimiz çaygaranın suyudur Diritene çorba ayranla lepe fırında pişen kömbelerim var Ekinler boy verir tohumlar başak Fasulyeyi nohudu tarlaya saçak Kengerin kökünü kazmayla açak Gullimdişi yemlikden garamıkdan yediğim yaprakları var Öküzü koşupta tarlayı sürek Tapanına çocuklar sırayla binek Labıtlı meses iğnesini öküze dürtsek Gah diyerek sürdüğüm tosunlarım var Yaylaya göçülecek yarın gece yarısı Beni bir heycan sarar sevinçdendir gadası Habenin iki gözü yüklenir eşeğin palanlısı Ganılar cazıl cazıl kazıklarda takılı secea boru tavuklarım var Gadasını aldığım yoldaş Yaşıyorken hepimiz birbaş Yuvasından yavaş yavaş Uzaklarda aradığım gardaşlarım var Eşiklikden öte örtmeye vardım Takadan çıkın alıp evlikde kaldım Yüklüğün dibinde bir soluk aldım Sedirde kilimler duvarda asılı halbırlarım var Ebem beliğini kilinen yıkar Tarak su dökdükce yağ gibi akar Gö boncuklu beliği mis gibi kokar Anamın giydirdiği könçeklerim var Anam çimdirirdi teştin içinde. Teşte tutunurum kaymasam diye. Gözümü kaparım sabun yakmasın diye. Helkenin içine dökülen hırışlarım var. Anam tasınan kafama vurur Ben ağlarım teşde,kaçamam sabır Ellerim pislikden kirliyim yanar Evin duluğunda çimmişliğim var Abbacik olurda erken yatardim Cikla menekse gibi kokardim. Rüyalarda hortlak görür kalkardim. Uykumda Al basan kabuslarim var. Anam geceden hamur yugurur, Sabah Atas yakar,duman bogulur. Gün isimadan Küncülü kömbe yapar. Irbik da gizgin su (ellanide) yüzümü yikamisligim var. Caalakdan döker kirli sulari. Besirikli bacim yapar isleri. Bildirdan galan kirmende yün ipleri. Kelep kelep sardigimiz yumaklarim var. Sana o daarcikden bakarım kele. Köngeleköş dönerim oturur yere. Ne hakıt unuttun Köylüydük tama. Cılga yoldan gettim ayak izim var. Fatih Özkan ( 01-06-1068 ) ( 10-23-1989 ) |