)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-265-)(-)(-)(
......................................
*********** Düştü *********** Hey ağalar hey paşalar Dağa kar düştü kar düştü Kaldım gurbette gurbette Yada yar düştü yar düştü Haber edin anasına Eyi baksın Sonasına Yar ayrılık kınasına Ah u zar düştü zar düştü Celaloğlan gurbet elde Sevdası söylenir dilde Bülbülün arzusu gülde Dala har düştü har düştü ****************** Göleli Celaloğlan ****************** 1918-1959.Ardahan İli’nin, Göle ilçesi’nin Hoştülbent köyünde doğdu. Osmanlıca ve Arapçayı küçük yaşlarda köyündeki ileri gelenlerden, Latin alfabesini ise askerlikte öğrendi. Yaklaşık 10 yaşından itibaren eniştesi Mustafa’dan davul, zurna, kaval, mey ve bağlama çalmayı öğrenmeye başladı. Ayrıca ağıtlar ve türküleri öğrenmesindeki en önemli etkenlerden biri de ablası Altun’dur. Köylerine gelip giden aşıklar aracılığıyla bilgisini pekiştirdi. Ancak yörenin en ünlü davulcularından olması nedeniyle hemen her düğüne çağrılan Celaloğlan bu süreçte de birçok türkü ustası ve aşıkla görüşüp kendini geliştirme fırsatı buldu. Yöredeki efsanevi konumundan dolayı birçok türküde de adı geçen Celaoğlan’ın genç yaşta ölmesi üzerine ardından onlarca ağıt yakıldı. Yörede bilinen Sofu Emmi (1886-1984), Heveli Babuş ve Ferman Baba (1920-1996) gibi birçok aşığın doğrudan ustası olarak kabul edilmektedir. Celaloğlan bir kış günü çaldığı bir düğünden sonra hastalanınca kızakla köyüne getirildi. Çok geçmeden de öldü ve orada toprağa verildi. KAYNAK:© BeKa Sitesi .............................. ************************************************************* )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-265-)(-)(-)( Sığar mı hayale düşe Akla yar düştü yar düştü Genç yaşta simsiyah başa Aha kar düştü kar düştü Dertleri hep içe attık Dayandık ya amma bittik Elalemden haya ettik Bize ar düştü ar düştü Eller gibi gülemedim Sevildiğim bilemedim Ne ettimse alamadım Bana zor düştü zor düştü Elle sohbet eder mi ki Sevdasını adar mı ki Başkasına gider mi ki Öz’e kor düştü kor düştü Mızrap tele dokunurken İçli gazel okunurken Cura ve saz benim derken Ele tar düştü tar düştü Sevdiğini alan gitti Neredeyse güneş battı Bu cilve naz gayrı yetti Dedim kur düştü kur düştü Çeşmelerde su başında Hemi hayalde, düşünde O hep kaçtı biz peşinde Böyle tur düştü tur düştü Kurban olam ney sesine Girdim gönül kafesine Lüzumsuz’un sevdasına Yine sır düştü sır düştü Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
saygılar bıraktım kurban bayramınız kutlu olsun hayırlı geceler