KabulAvaz avaza kurumuş bir çiçek kadar acılıdır Gerçek vurur yüzüne tanrıların dağından Süzülen sularla yıkanmış bir parça Bir sitem tenine yamanmış ruh Asil duruşunda, hüzün tadında Düpedüz ağlamak var Durma Yorgun sırça köşkünden bıkmış Tatlı hayat Yıkın yolların taşlarını Keçiler destek olur azmine Tırmanırsın ateşe, bir bakmışsın Buharla cennetinde Karmakarışık dualarla Sarılmışsın Tüm utançların, zaferlerin Tartının tartmaz tarafıymış aslında Yüzüne vuruldukça kanatan koca gerçek Dengesini arıyorsa sessiz sakin Yıkılmışların adına dimdik dururken koca bulut Anlarsın sebebinin neticesini Vakurca Artık korkmazsın, asla İçine sıkıştığın et kadar aciz olamazsın bir daha Basit bir denklemde zor sayılan sonsundur Dağına naralarla rüzgarlar vururken Ağlamaz, yakarmazsın Hep bilirsin sonra Var en tatlı gerçek Yok yokmuş zaten Esersin nurun şifası niyetine Yaşlananlar ardına acır bazen Gülersin Varsın Gün doğdu sananlar Şenlensin Ölümle doğmanın tadını ararsın Bir ömür Şarabı kırmızı sanarsın Tadını son Geldim dersin Kanınla yıkanmış toprağa Konuşur Dinlersen Kabul Kabul Kabul 20.09.07 |