Yamalı Bohçayamalı bohçalar ayrılık taşır ya gidenden ya da gelenden yükü zehir sanır üçüncü mevki bazen tene bazen kana karışır umuru değil şehir dostalarının acelesi vardır hep ya piyasalara ya bir gecelik aşklara güvenmiştir kendini metroseksüel sanır kayıp çeterelerdir tutunduğu lafazan kahve sohbetleri yeni hedeflere yol alır kayıpları olacak elbet bir kurşun eksik ya da fazla rus ruleti vakti psikolojik sorunları tanımlayadursunlar çivar erbabı o musalla taşında bile farkında değildir giden kendisi mi hayalleri mi günden alınmış taze kan rengi feryad-ı figan olmuş artık çok geç değil tam vakti o hala yeni ava hazırlık sanır yamalı bohçalar ayrılık taşır yükü rüzgardan hafif geçmişi rüzgardan kalan aşkla öldürüldüm aşkla öldürdüm bu nasıl mendebur kin bu nasıl göz yanılsaması geçtiğini sandığı arbede havzası dar gelmektedir kıspetini unutan pehlivalar meydan da dolanır ne bir çerçi vardır ne de er meydanı davulcu da kendisi zurnacı da pehlivanı ise kendinden başka kendi kayıra salsınlar bu sersem budalaları artık çayıra yamalı bohçalar ayrılık taşır derin ve çok serin hafifletilmiş nano teknoloji ürünü saydam aşk cenneti bahtiyarları sözüm size yamalı bohçalar ayrılık taşır yükü ağır yükü çetin bu işe sanırım bundan gayrı felek karışır ölerek kaçmamazsınız kalarak çoğalamaz ağustas2011 kundu/antalya |