ATEŞE EŞKaranlık çökmeden az önce… her günkü vakit. Çekinerek izledim nilüferlerin yangın rengine dönüşünü, sudan yataklarında küçük kımıldanışlarını ve göle davetlerini. Bir çakmak daha ekledim Gurûba, geç gelsin diye gece. Yarım asırı izledim, göl yangını hayal perdemde. Bu gece yıldız yağacak besbelli ay yükselirken çam kokulu tepelerden. Hayallerimin üzerinde yürüyorum dolunay göz kırparken şaşkın gözlerime Ve tabanlarım ıslanıyor gümüşten bir yol üzerinde. Hayli ürkek bedenimle uzanmak istiyorum nilüfer yatakta, tenimi mehtaba boyayıp ruhumu gölde yıkamak. Ve hasret yakıp ıslak dehlizlerinde, kavrulmak istiyorum. ateş böcekleri haber veriyor, gecikenin gelişini sererek yoluna pırlanta misali ışık bedenlerini. Knidos’un tanrıça kadınını kıskandıran teni… ve ateşe eş nefesi… Gülen gözleri değerken şaşkın gözlerime, Gökten kıskanç yıldızlar üzerimize dökülüyor. Ay bulutlar arasından izlerken yarım asır bekleneni, Ten göle nilüfer, tin nilüfere göl armağan ediyor. Bülent Özbek |