Kara Sevdasaçlarının rengi bahar güneşi sarısı kokusuydu ılgıt yağmur baharda yüzün sisli bir gecede ay ışığı gamzelerindi körpe tomurcuk gül gözlerin engin derin bir deniz gözbebeklerindi öksüz bir ada dudağının rengi cennet bahçesi kirazı açılan kat kat kırmızı bir gül ellerin özgürlüğe giden bir alan yollarıydı parmakların bir tebesümün gözlerimde azgın bir volkan çılgınca soğuk,kalın duvarları yıkan duruşun başaklardan daha nazlı gölgesiydi ince bir karda sesin beynimde bir çığlıktı yürek duvarında yankılayan ard arda ve sen yalnızlığıma gülen gülüm yine gittin bu baharda bir ozanı mahkum ettin o artık kara bir sevda... (avcılar/istanbul- nisan-aralık 1984) |