Aşk-Sa-Aşk
Beyaz arabalı aşığın prensliği gerçekse
Senin aşkın da aşk be sevgilim Beni masallara özgü bir şey zanneden sen Bilmelisin ki, bezelye tanesini bile farkedebilirsin Kafanı arabanın penceresinden çıkarıp Yüzünü okşayan rüzgarı hissettiğinde ve Otoban kenarlarındaki kesilmiş çimlerin Halâ yeşil koktuğunu fark edebildiğinde Aşkımız kentsel dönüşüme uğramadan Yani beşbinlik planlarımızı ertelediğimizde Bir yangın çıkışımız olduğunda örneğin ve Hızlı vapurların olmayan güvertesinde Kaçamak bir sigaralık serseriliğimiz Tarçın kokulu bir sıcaklığımız olduğunda Bir martı istanbul eskisi omuzlarımıza Billur sesiyle pislediğinde, bir den Kulağında asılı kalan yanık bir türkü Kaba sesiyle bağıran esmer işportacı Ya da saltanat kayığındaki balıkçı Dudağındaki ithal palamut tadını ve Şehrin sükunetini hatırlatır yani Çocukluğunun kaçınılmaz anılarını Arzuların avamına sıkışan seni, beni Bilirsin bütün martılar ishaldir, aşk gibi Ben ki bir omuz kadar kirli ve yorgunum Kim bilir ardarda kaç göz yaşı deydi Sen de bir martı kadar seçicisin Kimbilir daha kaç omuz geldi, geçti |
çok beğendim.