BİR GELİN-DAMAT HİKAYESİZamanın behrinde iki genç varmış Bunlar abayı birbirine yakmış. O zamanda yaşarlarmış yaylada Demişler ki düğün olsun baharda. Nitekim vakit erişmiş bahara Düğün dernek kurulmuş kıl çadırda. Damat at sırtında atarken çifte Kınalar yakılmış bizim geline. Üç gün üç gece düğün dernek olmuş Kaynamış kazanlar,mideler dolmuş. En sounda düğün ermiş hitama Gelmiş sıra gidip gelin almaya. Süslemişler bir at arabasını Bİndirmişler gelin ile damadı. Almışlar obadan telli gelini Gelin terkeylemiş tüm sevdiğini. Gelin ve damad arabaya biner Düğün alayı da geriden izler. Gelin alayı düşer zorlu yola Kimseler istemez verelim mola. Geçerken dereden at bir su içer Damad kükrer ata bu biiir oldu der. Gelin anlayamaz bu nasıl iştir Damad adayı erken kükremiştir. Az ilerde at bir tutamcık ot yer Kükrer damad bunla ikiii oldu der. Gelincik ürker der bu nasıl iştir Hep böyleyse benim işim bitmiştir. At geçerken bir dereden tökezler Bu üççç oldu der çifteyi ateşler. Garip at düşmüş can çekişir yerde Gelin damad yürür artık el ele. Zar zorda olsa varırlar yaylaya Erip murada çıkarlar sabaha. Yorgun gelin kahvaltıyı geç serer Damad yine kükrer bu biiir oldu der. Kıssadan hisse nasıl başlarsa bir iş Artık bundan sonra öyle gidermiş. Talip KAZGI 7 Ekim 2011 Çarşamba KÜTAHYA |