bencileyin
yama olmuşum
şu yekpare hayata bir figüran ucuz, kolay bitli senaryolara müptela oturdum ömrümce rastladığım tüm hummalı masalara çakmak çaktım, göz kırptım olmadı, olamadı görmeyen gözlere çatıldım... bir yabancı bir yaban marstan kaymışta ayağı arşa kollar ileride, gözler kapalı, parmaklar sarılı, ayaklar bağlı bir körebe, çaresiz aradım anlamları soluk kalabalıklara karıştım koştum peşinden perdede ki gölgelerin ellerinde kadehler yandan bakışlı kahkahalara aşina kandım, aldandım, inandım kamaştı gözlerim itildim, kakıldım, tıkıldım usanmadım yine de yokladım sonunda anladım anladım, anladım ama kendime bile anlatamadım kendime bile dinletemedim aynı ışığa vura vura kavruldu gözlerim gün doğmadan soldu soldu, kül oldu bedenim... 23.09.2011 |