Pes Etmiyorum, Etmiyorum inadına!
Sisler acı bir durgunluk katarak daha da çıkmaza boğuyor, gecemin karanlığını...
Hüzün, evet... Hüzünlüyüm bu gece... Yıllanmış bir şarap gibi hayatım... Kim bilir tadında kim boğulacak... Geçmek bilmiyor yıllar, aylar ve günler... Zamanı sanki gırtlaklamış kör bir cellat... Yalan bir dünya ve insanlar... Uzaklarda ne bekliyor bizi? Umutsuzluk yoksa, tek umut mu? Çaresizliğin akşamcı durağı olsa da hüzün; Pes etmiyorum, etmiyorum inadına! Kayseri,26.04.2009 |