ON İKİ EYLÜL
Yıl on iki Eylül 1980
H.Ü Beytepe Kampüsü’nde Radyo haberleriyle uyandık Puslu ve ağır bir havada Koşuşmalar, bağrışmalar ve Askerlerin çizme sesleri Okulun öğrenci yurdunda kol geziyordu Beytepe öğrenci yurdu O gün tamamen ablukaya alınmıştı On iki Eylül 1980 günü yurt basıldı On iki Eylül askeri cuntasıyla Radyo, Milli Güvenlik Konseyi’nin Gerekli talimatlarını ve Uyarılarını deklare ediyordu O gece, o puslu ve o sinsi gecede Bütün yurtsever profesörler Doktorlar, doçentler ve Nice değerli bilim adamları, demokratlar Devrimciler ve komünistler hapishaneye Sorgusuz sualsız, tıka basa doldurulmuşlardı Ankara sokaklarında tanklar İnsan avlamaya çoktan çıkmışlardı Zira geceler bir yanılgıyla isyanla doluydu Miğferli askerler yurdun her tarafında kol geziyordu Sokaklar asker çizmeleriyle yankılanıyordu Rap! Rap! Rap... Sırayla bunu vatan-millet-sakarya marşları izliyordu Devrimci ve yoksul halka Bu milli marşla göz dağı veriliyordu Sol yayınların hepsi yasaklandı Devrimci türküler söylemek dahi yasaklandı Kızılay göbeğinde mırıldanarak "Bıjî yek Gulan" diyen Bir gencin koluna girip sonu bilinmeyen Ölümlere götürülenler bile oldu, yargısız infazlara doğru İbrahim Kaypakkaya’nın "Seçme Yazılar" adlı Kitabıyla yakalanan gençler hapisanelerde Nice işkencelere uğradılar Nice ölümler yaşandı intihar süsüyle Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde Bir genç yedinci kattan, pencereden atılarak İntihar süsü verildi Kırsal alanlarda durum daha da vahşiceydi Bu alanlar faşizmin baskı, imha ve zulüm alanlarıydı Köylüler, kadın-erkek ayırt edilmeksizin Alanlara toplatılarak kendilerine işkenceler yapıldı Hem de soyularak, insan dışkısı yedirilerek Faşizmin ayak korkusundan sıradan Nice kasetler yok edildi, kitaplar yakıldı Normal ruhsatlı av silahlarına bile askeriye el koydu Yoksul halk korkudan nice kitaplar yaktı İnsanın dostu olan güzelim kitaplar İnsanlara yakın ve En değerli arkadaş olan kitaplar İnsanlara ekmek, su, aş olan Nice kitaplar toprakta çürümeye bırakıldı Korkudan canlar yanmasın diye İşkenceye uğramasınlar diye Dipçiklere maruz kalmasınlar diye Daha nelere nelere katlandı insanlarımız On iki Eylül 1980 Askeri Cuntası’nın hediyesiyle Hasan DAL Sevda Yolum |
UMUT ve DOSTCA