göz falı...gözlerinin beyazında ayrılık görünüyor üç vakte kadar mı desem beş vakte kadar mı bilemem...bilemem de üçü beşi aramazsın sen bak bunu bilirim iyi bilirim hem de... o zaman...en iyisi yola düş sen hadi hemen bekletme manzarasını gitmelerin... soğuk pınarları bekletme koruları ormanların fısıl fısıl fısıltısını yüreğinin hışır hışır hışırtısını bekletme bulutların çıngarını göklerin davul-zurnasını ve yıldızlı geceleri eksilmiş mehtabı... ince uzun kavakları bekletme ve fıstık çamlarını ve salkım salkım söğütleri bekletme köklerine sapla tırnaklarını birlikte uzasınlar bekletme yapış gövdelerine sarıl sımsıkı bir yol da sen ol kabuklarında yağmurun süzüldüğü bir yol ve bekletme yaprakları bir çizgisi de sen ol çürüyeceğine bırak kırılsın dişlerini geçir dallarına ve yapraklarına düşlerini düşlerini...düşle...düş bekletme hadi hemen... ayrılık yansıyor gözlerinin beyazında baksana... ’’taş yerinde ’ağır’mış’’...inanma kış-baharmış...yazmış çöllere düş fırtınayı bekletme kumlarda vahalara düş hadi düş palmiyeleri bekletme kararmış dardağanları... dünyayı sevişini bekletme yağmurun ve sonrasında taşın toprağın kokusunu içine çeke doldura yapraklar üstünde uykuyu bekletme guguşçukları ve getirecekleri sabahı göverçinleri bekletme ve çırlangıçları... denizin kokusunu bekletme kavrulmuş kumsalları oyulmuş kayaları kayalardaki korukları deniz kestanelerini yıldızlarını...mercanlarını..atlarını bekletme yunusların çığlıklarıyla yarışını ve yakamozları... .......en iyisi sen yine üçe beşe bakma her zamanki gibi düş hadi düş yola bekletme manzarayı... gözlerinin beyazında parlıyor ayrılık çakarları parçala kutup yıldızına püfff de ölümü tuza yatır gülüşünü dalgaya bırak rüzgâr sensin yelkenleri bekletme pusulayı kır gitsin... cennete kadar yolun var!.. mersin...2011 |
güzeldi duru dil ile
Sevgiyle kalın