ANNE...
Gül artık kokmuyor
Dikene büründü yine Su artık akmıyor Toprakta süründü diye Ya ben menzilsiz adam Hangi yolda yürüsem Yalnızlık Tanrıdan hediye anne... Ağuda buğu var Damlada hamle Kıblede şeytan var Işıkta bukle Kelebek kadar ömrüm Bir gündüz bir gece Seni beni unut Cenneti cehennemde bekle anne.. Duvarın ardında yemin var Kristalimde leke Olmuyor Olmuyor işte Mazinin maviliğinde Atinin karanlığı solmuyor Susadım anne Çocukluğuma susadım.... Kelebek kuş mudur anne Her yol yokuş mudur Her mevim kış mıdır Her ağlayış nakış mıdır anne Her yorgan pamuk mudur Her diken iğne midir anne Her yüzük yüksük müdür Ellerim ağlıyor anne Gözlerim tutuyor kandilleri Ben ölçüleri öldürdüm anne.... Ne tartabiliyorum zamanı Ne toplayabiliyorum geçmişi Ne saklayabiliyorum korkuları Hesaplaşmayı haramilere bıraktım Düelloyu meleklere anne Anne sahi sütüme hüzün katmış mıydın Göğsüne ilk saldırdığımda Ellerimin masum boğumlarına Gözyaşlarının mahmurluğu değmiş miydi Baş parmağımı emerken Zaman tükeniyor anne Sen varken ne kadar nazlıysa Yokluğuna o kadar acımasız anne Ben seni anmayalı Bu dünyanın kahrına Dayanmayı unuttum anne Affet beni..... |