Sonunda Sana Kavuşmak Var
Yıldızlarımı destelerle birleştirip arş-ı azamdan bıraktım arza.
Cümle âlem şahittir artık içimde yanan bu oda. Ben bir bilmece çözdüm aşk bulmacalarında. Tabuları yıktım, darmadağın son tezin hali. İşte yârin en güzeli ve beklide kavuşulabileni… Aşama aşama yazarak son noktayı koyacağım, Şimdi ise hayat şiirinin en başındayım. İdeal bir ruh, kimi zaman yorgun bir ahval… Sonra Huda’nın izniyle aydınlığa dönecek bu hal. Sevgilinin güzel saçlarından bereketlenecek bu gönül toprağı. Başıma sardım işte miskinlik sarığı. Ben bir adım daha atarken sanki yeniden doğdum. Koştum, yoruldum sonra soldum. Aşk-ı muhabbeti has gönül saraylarında buldum. Yar! Gözümün bebeğinde sitem var der üstadım. Yar! Gözünün bebeğinde sanki cennet var. Sanki sana baktığımda Hakkı görüyorum. O zaten gösteriyor her yarattığı varlıkta kendini. Senin suretinde onu seyreylemek, Sanki cennette o didarı izlemek gibi. Sevgili! His-i muazzamlıktır halim. Ve o Rahmandır Halim. Göz bebeklerimden sensizliği al, Mutluluk süvarilerini gönlümün sarayına sal, Yağmalansın bu saray, Bilirim, sonunda sana kavuşmak var. (27.07.2009) |