YAĞMURUN ELLERİNDEN TUTMAK GİBİYDİ SENİ HİSSETMEKçekip aldığında kendini benden gözü kara bir başkaldırı sürgüne gönderildi geçti üstümüzden sular şehrin gürültüsü içinde… koyu renkli perdeler ve tozlu camlar ardındayım hadi,beni anla ve çal kapımı bu gece yarısı …kıskanarak yada,gene çek git…beni bırakarak ardında gözlerine perde düşmüş hüzünlü bir yüz ile gece karanlığı fikirlerini de al git.. … eriyen zamana boyadım gül gülüşlerimi…selam olsun Sana gözyaşlarımı gönderiyorum hüzünlü sonbahar yüreğimden akan… uyku tutmaz gecelerimde yaşıyorum Seni biteviye daha ne kadar sürecek bu film gibi geceler; sen sürekli olmayacak, ben devamlı Seni bekleyecek… en iyisi, vur beni bitsin bu film hadi, vur beni..! zaten ölmüşüm yokluğunda yokluğun ateşten mavi gömlek… yada, çık,gel..! gell…yanında rüzgârların barındığı yüreğimi de alarak…gellll… yolun yıkıldığı yamaçta diz çökmüşken ışıl ışıl kehribar gülüşe asarak sevdanı gün batımlarında yada hüzne durmuş gölgelerin raksındayken hadi…gel..! artık yokluğunda çikolata kaplı hüzünlerim… bak,yalnızlık ekiyorum kokularına işgal edilmiş kentler gibi boyun eğişim hasretine … Yoksun ama bilesin, gene de Senin sularında sürüklenmek dingin hayata yeğdi yağmurun ellerinden tutmak gibiydi Seni hissetmek |