Kimliksiz Manifestolarım (7)
I
Duy/gularını duyumsayabilen duyarlı çıplaklar... İlk kostümdu ar yoksunu yaprak. En mahrem yerlerimizi gökte kazdığımız hendeklere saklamamız ve üstünü de yapraklarla örtmemiz, sanki yaşam fragmanının buyurduğu kıssa idi. Ve bir gün bir buluta rica edip, yağmasını istememiz yeniden kalbimize... Çünkü ağaçların da bir oyunudur bilgece, bir mevsim çıplak, bir mevsim sır/lı olmak... Hani o yaprakların aslında hep ağladığı zamanlarda... II Senin bir vebalin yok, ben ruhuna kırgınım... O/dur, senin sinsice kalbime yaklaşmanı sağlayıp, ikimizi de acıyla gölgelendiren... III Gasilhane : Ölmüş duyguların yıkandığı yer. Krematoryum : Ölmüş duyguların yakıldığı yer. Mahşer : Ölmüş duyguların dirildiği yer. IV Bir harf hatasıyla kaybettim seni... "Kal" diyeceğim yerde, "Lal" demişim... Aşk yapayım derken göz çıkardım... V Bir ilişkinin, menopoz ya da andropoz döneminde, mutlak sevginin baş rolde oynama ihtimali oldukça yüksektir. Tabii bu ilişki monarşiyle yönetilmiyorsa... Oktay Coşar |