Yüreğimi susturdun,umudumu kuruttun!Nefessiz kalmayım dedim Boğulmamak için nasıl bir çabanın halinde kendimden geçtim Ya sabır dedim,kanaat etmeyi ***e edinmiştim,yıllardır sancıları derledim Belki vakit henüz erişmemiş, kalbin umuduyla kesişmemiş diyerek öyle bekledim Neden bu halin içine girdim Cezbeden firkatin narıyla halleştim,ruhumu aşkına verdim Sanki cansız bir ten misaliydim, hissetmeyi ve nazar eylemeyi terk ettim Loş bir duygunun rengindeydim,bazen alaca karanlıklar sakini olan bir nefestim Solduran sualler kar etmedi Hazan içimde ki feryadın arıyla yüzleşti,kederim dinmedi Nereye gitsem, boynunu büken başaklar misali ötenin halinde nefeslensem Umudun sessizlik içinde bekleyen vaktini hesap etsem, gamım ile göçüp tükensem Kalbim itminan haline hasret Ruhum aşkın şehrine malik olmak için firkatine namzet Okuduğum furkan,manasına haiz olmadığım can nasıl bir imana kurban Müteredditlik hali yanımdadır heran, neden inşiraha haiz olmuyor kalbim anbean Anlamadan sevgi hasredilmez Nekadar dillense de aşk, kalbin ve ruhun lisanından söz edemez Halin sahrasında, umudun maverasında vucut bulan bir sevda, ürperti vermez Ne kadar gamın olsa,içinde bizar kaldığın lahzalar akıl ve idrakinide men edemez Aidiyetin ihmali ihanettir Hilkatine yabancılık çeken bir nefes nasıl bir aşka namzettir Nefsin heva ve heveslerine kapılan,hesapsız bir hayatı ömür sayan canidir Ruh ve kalp sahibiyle birlikteyse azizdir, muhteremdir, faziletlidir ve ihlas iledir Mustafa CİLASUN |