ON ÜÇUtanmanın erdem sanılan arlanmış somut yaşam zamanında insanlık ötesi vahşet yaşanmakta… Aşka atılan ayıptı zifaf gecesinde bir parça kandamlasıyla Duru bendenin masumiyeti adına… Hoyratça kullanılmış bedenin feryadın kayıp giderken sonsuzluğa.... Bedelini ödermiş On üçün de kızı çocuğu Mardin de 5 kuruşmuş ruhun tamiri adaletin karşısında arlanmak 3 ayda başlarmış, arkasında varsa 3,5 kişi tutkusuz yargılanırsın kuşatılmış adaletin karşısında dengelerin değişmiş, (hak) haketmeyenin yanında varlığın sürdürmüş. Arsızmış terazinin küfesi küçük kızın omzunda bir yük bir yük daha kayıp giden düşün ardından...... 13’unde kaybolmuş bir hayat… Acının feryadı yankılanırmış dağları kekik kokan şehirde… Ah!!! Şehir Ah!!! Şehir duymazımsın görmez misin? Hırpalanırken ruh taş toprak kaldırımlarında, Güneşin hep doğudan yükselmeyeceğine inanmış Anlatmış içindeki acıyı, Bir mektupla adaletin adaletsiz olduğun bu şehrin tastan olan insanına… grzlr |
şehirlerin suçu yok
insan insan olmayı kendi çocuklarına rağmen unuttu
böylelerine hayvan demek bile hayvana hakarettir
evler ve duvarlar
şehirler ve sokaklar
en çok da toprak çığlık çığlık
ayıplarımız toprak da kabul etmeyecek
duyarlı duruş/ hoş geldiniz