benim için
benim için...
varmak istediğin yerin güzelliğini göremeyecek kadar aciz hırsa yenik düştüğün basamağın en alt kademesinde oturan ’adab-ı muaşeret’ten yoksun basit bir işlem sayesinde bile havaya karışıp anında buharlaşan insanlıktan nasip almamış antik çağdan kalma hızlı tüketime dayalı tedavülden kalkmış üstelik son kullanma tarihinle haddini çoktan aşmış kayda gereksiz entel geçinen yüzü dağ yamacına çevrili rakımı alçak yokluğunda ise varlığı hiç anlaşılmayan nesli çoktan tükenmiş acımasızlığı ilke edinmiş zavallı yaratıklar gibisin mesafeyi uzak tutup lafı kısa istediğim kendini bulunmaz hint kumaşı sanan ağzınla kuş tutsa da esasen gözümde sıfırlamış çemberin en dışında yitik duruşunla bitiş noktasındasın... |
lafı kısa istediğim
kendini bulunmaz
hint kumaşı sanan
ağzınla kuş tutsa da
esasen gözümde sıfırlamış
çemberin en dışında
yitik duruşunla
bitiş noktasındasın...
çoook iddalı karşı tarafın şansı yok dencek kadar az...