SAY Kİ GERİDEne zaman kravatlı şehirlilere özensem gelin konvoylarında camdan sarkan delikanlılar gibi dağıttığı ödüllerden bize de ayırsın diye el sallıyorum tanrıya boğazımda acı yüzümde mayhoş bir utangaçlık şarlayarak üstümüze devrilen zamanın genzi yakan boşluğunda birazda yaşamaksa gaye merhem arayan yaralı kırlangıçtık rahlede fotoroman saçlarda şimşir tarak buruşmuş yılgın senelerin acılara ziyan olmasından beri kurtlanmış yaralarımızdan çılgın gecelere tohumlar atardık (vakit kambur çocukları kaldırımlarda itenlerin vakti) say ki geride gidenin peşinden iki damla gözyaşı akıtanlar kaldı |