içeri gelin içeri
hikaye var bir dolu
masa masa
sandalye sandalye
hikaye

-bir çay

bir çay demek
cümlenin noktası
paragrafın başı

-duydun mu

duymadım
anlatırsan dinlerim
hafif sana döner yüzüm
gözlerimi görürsün
yüz yüze dertlenir
masaya dökeriz
ne var
ne yok

kahveci İlyas toplar

-Ekrem abi ölmüş
-hangi Ekrem
-eskici yok mu Hasan abiyle kavga ettiydi hani

karısı kaldı geride
eskici arabası
iki de çocuk
biri kız
ölümü bilmiyorlar henüz
karısı susuyor
hasan da gelmiş cenaze evine
başı önünde mahcup
hakkı helal
kahve boş o gün
Ekrem omuzlarda
helal haklar çoğaldı
karısı duldur artık
dişi kedi gibi
kuyruğu kısık gezecek
mahallede

-ayıp ediyorsun ama Reşat

yapma be Reşat
taş çalma
ayıp denilen şey anlık
iki dudak arası
kırma arkadaşının
kırık kalbini

-hadi beyler

kapanıyor kahvehane
insanlar gidiyor
sesler ölüyor
anılar hatıralar yalnız
her köşe başında terk edilmiş
dudağını arayan birkaç cümle

öyküler şiirler anılar
elleri ceplerinde gidiyorlar
sokaklarına
kayıkhanelerine
otellerine
evlerine

birer cümlelik
birçok adam
birçok kere yaşıyor
günün birinde