Vakit Yok
Ömrün freni boşalırken kum saatinden,
Kuru laflara karnım tok. Kim bilir bir serçenin, kelebeğin ömrü, Ya da tırtılın kozasında durması kadar, Kısa iken hayat bilmecesi; Boşa ıskalayacak vakit yok. Tehirli bir tren gibi, Ayağına gelecek sanma mutluluğu. Mutluluk, yüreğinin kör kuyularında, Sımsıkı kapadığın avuçlarında saklı. Salıver sevda kuşlarını, Sil gözünün yaşlarını, Çatma öyle kaşlarını, Bakışlarından yüreğime saplanır ok. Sol yanımı işgal eder eşkalin, Düşlerimi süsler o masum halin, Yeter ki iste, düşerim yollara; Yine katıksız ve ayak yalın. Sana gönül bankamın kredisi çok, Sevinçler yayılsın ay teninden; Artık tüketecek vakit yok. Yok… 08/07/2011 Muhittin Alaca |