Aşk Düştüğü Yeri Yakar
Şiirin hikayesi
Deniz kenarında dinlenirken anılar.... .................................................. Bir gitarın telinde ağladıkça Aşk denen sızı Sarar yokluğunun tenini Re minör dokunuşlar... Denize düşer Sevdalı bir resim kirpiğinin ucundan... Vurur kıyıya Ruhu aşk kokan bir martı kanadında Özlemin sesi... Sızlar gözlerinde denizin mavisi Üşür dudakta buseler Ve adından kalma bir hüzün Kırılır günün yüzünde... Soyunurken yürekte aşk c/esaretini İlikler arzuların düğmelerini Yokluğuyla sevişen dalgalar.... Hasretin mektubunu yazar Rıhtımsız bir kıyıda dalgakıran heceler... Ağlar parmak uçlarında nidalar... Savrulur saçlarında yârin kokusu Dokundukça her teline rüzgarın elleri... Tenindeki güneş yanığı Sızlatır kalbini... Karanlığa denk düşer onsuzluktan kalma gün Geceyi keser düş Gözlerinin araf’ında Uykularının ağlar yüzü Asılı kalır ruhunun kirpiklerinde rüyalar... Hayali yandıkça avuçlarında Ellerinde birikir ona dair dualar... Dibe vurur gözlerde Bıçak sırtı bir sancı Temmuz sıcağında Kış rengi damlalar öper kirpik uçlarından Yanağından süzülür kalbindeki dinmez acı... Adın bile üşür bedeninde Canın sızlar Ağlarsın... Ellerin arar ellerini Dokunmak istersin bir kez olsun yüzüne Gözlerine gözlerinin şavkı düşer perde perde Asıp kirpiklerini uzaklarına Çaresizce özler Çaresizce Yanarsın... Diz çöktürür tükenen sabrın İki büklüm olur içinde hasret Avutamaz artık yüreğini Dudağında aşkı öğrenmişliğin Ve gözlerine sığdıramadığın anılar... Ketum bir yalnızlık sarar o an kimsesizliğini Damla damla... Yokluğunun tenhalarında dolaşıp durursun Yokluğu ki, Bir İstanbul kadar kalabalıktır Özlediğin kadar kaybolursun... 29.06.2011 Arzu Karadoğan |