Sakalsız KadınSakalsız bir kadın Yüzündeki kırışıklıkları söküyor Unutmadığı bir mazinin cildini okşuyor Tek tek koparıyor nasırlarını coşkularından Gözleri acıyor / alnı acıyor Tükenmiş senelerini kazıyor gözyaşlarıyla Buruşmuş sevişmelerini kesip atıyor teninden Acıyor / çok acıyor ruhu Silkeliyor tükenmiş senelerini Yorgun / çok yorgun saç telleri Karanlığında bir iksir Büyüsüz değnek Mutsuz bir mucize Uçları törpülenmiş sancılar Gözlerinde bir patika Vücudundan geçen vadiler Elmacık kemiğinde ırmak sesi Küller dağı sırtında Dokunsan söz olacak bir bohça Kapı çalıyor Gelen ayna Tıknaz nefesli Kırk basamak çıkmış Kimse yok Geri dönüyor Kapıya bıraktığı not : ’bu sefer olduğun gibi gösterecektim...’ Kimse yok Geri dönüyor Çünkü aldırmıştı içindeki kimseleri de Aldırmadan kimsesizliğine... Oktay Coşar |
Sakalsız Kadın
oldukca derin anlamlar içeriyor ha deyince içinden çıkılacak gibi değil