YİNE… YENİ… YENİDEN…Yine, yeni, yeniden başlamalı hayata, bir sabah vakti. En büyük acı ne kadar dayanır ki insana? Gecenin hükmü ne kadardır dünyada? Gönül kervanı yüreğini eze eze geçiyor kalbinden. Çiğniyor, öğütüyor duygularını, özünü çıkara çıkara çiğniyor. Buna da sevin. Çünkü ezilmek aynı zamanda sıfırdan başlamaktır. Dudaklarına mühür vurulmuş olsun. Sus pus olmuş olsun her şey. Direnme konuşmak için. Faydalan o anki durumundan ve suskunluğun kıymetini bil. Dinlemesini öğren. Her bindiğin geminin Sessiz Gemi olabileceğini düşün. Ve son bir kez bak arkada bıraktıklarına. Üzdüklerin, kırdıkların, yaptıkların ve yapmaya kıyamadıklarına bir bak. Ne götürüyorsun Sessiz Gemi’nde? Özgürlük gözlerinin görebildiği, ellerini tutabildiği yere kadardır. Görmenin ve tutmanın kıymetini bil. Ve yeri geldiği zaman ağla. Unutma yürek yanmadıkça göz yaşarmaz. Utanma güneş üstüne doğmuyor diye, Üzülme yağmur üstüne yağmıyor diye. Senin de ufka bakan gözlerin var. Üzülme kimse yanında yok diye veya sevinme herkes yanında diye. Senin de bir gün bitecek hayatın var. Önce aynaya bak, önce kendini gör. Yoksa göremezsin diğerlerini. Çünkü sen diğerlerisin, diğerleri sen. Hepiniz aynı geminin yolcuları. Dik kafanı, eğme. Önüne, sağına, soluna bak. Ama önce arkana bak. Çünkü arkanda ne bıraktıysan olsun sen. Dön bir kere de önüne bak. Çünkü görebildiğin kadar yaşarsın sen... |