Bana adam gösterin, madam gösterin.
Kuru bir sokak, acı bir ayran,
Ayak izleri sahra da kurban, Şeytanın hayali, bugünki devran, Bana adam gösterin, madam gösterin. Ağaçlar kuru, meyve vermemiş, Dostlar kayıp, dosta gelmemiş, Kuşlar bile bugün ötmemiş, Bana adam gösterin, madam gösterin. Yoldan bir derviş geçer, Fakir bezgin yuva seçer, Cepler dolmuş keskin hançer, Bana adam gösterin, madam gösterin. Ne bir haya, ne bir haya, Bozulmuş artık sütten maya, Hayy dan geldik, gideriz Huy’a Bana adam gösterin, madam gösterin. Dağlarda ceylan, yeşil bir kır, Yiğidin aş’ı, karanlık bir sır, Güçlünün parası valiye hasır, Bana adam gösterin, madam gösterin. Aşık’ın aşkı kalpten gelirdi, Maşuk’un uzvu iyice delirdi, Kıyamet alameti belirdi, Bana adam gösterin, madam gösterin. Öyle bir gaflet, öyle bir gaflet, Kalabalık ardınca sessiz nefret, Alkole mahkum gence hayret, Bana adam gösterin, madam gösterin. Erkek, kadından seçilmez, Sokakta şehvetten geçilmez, Eteğin boyu şorttan biçilmez, Bana adam gösterin, madam gösterin. Delinin adını veli koymuşlar, Garibe parasız, çulsuz demişler, Kitab’a yalan ünvanı vermişler, Bana adam gösterin, madam gösterin. |