İKİ KÜÇÜK SU DAMLASI
önce gözlerimiz takıldı birbirine,
sahilde, sonra kaybedip rotamızı açık denizde, takıldık aynı divane rüzgarın peşine, köpük küpük dalgaların arasında, tuzlu saçlarımız karıştı birbirine gökyüzünde buluştuk ikinci seferinde, ısındık günün nazlı ışığında, utandık da kapattık gözlerimizi, uzanınca bembeyaz pamuk yığını bulutların üzerine. kayıverdik yedi renk ebemkuşağından, el salladık görünce göçmen kuşları, kanat çırpışlarından belliydi, saklama gereği duymadıkları telaşları. (böyleydik biz ikimiz, ve duyduğum en güzel musiki olduğuna yemin edebilirim. dinlemeye doymadığım şarkılar gibi, göğsümün üzerinde hissettiğim, kalp atışları... |
ve onu hissedebilmektir asıl olan...
iki küçük su damlasında bir okyanus ve içinde derinliklere saklanmış bir deniz kızı...
yüreğine damlalar nida...