bitti diyemedim...O kadar inanmışım ki O benimsin dediğin GÜN/E şimdi inanmam için eksiltme/n için inancım/ı bütün kötülükler/ini çağırıyorum yan/ıma O kadar güçlü bir ağaç varki ormanım da, balta vur/sam ben yarala/nıyorum, kes/sem ben kanıyorum sıra gel/miyor bütün yaptıklarını unut/maya hangisinden başla/sam hangisini kara çukurlara göm/sem öL/ürsem beni affed/ermisin yap/amadıklarım için... o kadar kokuyorum ki seninle konuşurken ben oluyorum bazen söylediklerini anlarken duymak istediklerimle şekillendiriyorum o üstümü ör/ten süslü püslü düşlerin kara toprak gibi ser/ildi beynime kay/bediyorum zannederken gözyaşlarım/ı senin/le birlikte hadi gitti kurtul/dun der/ken kalbim çıldır/ıyor izin ver/miyor.... hala bitti diyememin tek nedeni sırtımı dayadığım sırtın artık bana duvar kadar soğuk el kadar yabancı üçünkü kişi olması değil zannettiklerimin hissettiklerimin birgün seninle kalacağımızyerden tekrar tekrar başlayacağına olan inancım ben bitti demeden ben nankörlük etmeden bendeki seni yok etmek gibi bir güce sahip olmadan sen beni bir kez daha terketmeden başka kollarda seni görmeden beni sevdiğin gibi onları sevmeden seni mutlu görmeden gitmemeye yeminler etsemde ne farkederki :) her kederi kendi başıma yaşamaya çalışmışım oysa sen mutluluken oysa, sen acıyken sen yalnızlık sen huzur sen benim olamazken bütün bu sıfatların yarım yada tam benim... ne farkederki ben kendi yarattığım denizlerin dehlizlerinde kulaç atmışım boğulmuşum ölmüşüm ne farkeder bir sen daha hayatıma girmiş beni bulmuş ben bunca acıyı kalbimde ömür boyu taşısam ne farkeder sana yazmak için senin bana inanman için benim acıma sevgime ortak olman için can atsam ne farkeder nasılsa bir son yok mu bu hayatta bu hayatın da sonu yok mu sen benim olmadığında.... artık inanıyorum bittiğine gittiğine terkedilmek terkedilmeyi öğretmiyor çoğu kez sadece çok sevmek öğretiyor her şeyi.... |