LAHEY'DE TÜKENMEZ HİCRANLARDAYIM !..Yüreğimden hüzünler damlıyor bugün Her yanım kasvet dolup taştı Bırakıp gidiyor turnalar uzaklara vefasız Birbaşıma kalıyor yalnızlığım Üşüyor faydasız düşlerde yakarışlarım Kanıyorken bekleyişlerime düşen gözyaşlarım Yemyeşil yapraklara hazan değiyor Lahey’de sırat köprüsünden geçer hicranlarım ... O narin sesin kulaklarımda yankılanıyor Dokunuşların devadır yüreğime Nefeslerinde soluklanırken riyasız Öpüşlerimde diriliyor boynu bükük karanfiller Yosun gözlerinde demlenir sadık aşkım Seni öylesine sevmişim ki Cennet kokuların menekşeler açtırır Sevdanın doyumsuzluğuna ömürmüz yeter mi ?!. Hilal kaşların, sürmeli gözlerin, kınalı ellerin Savrulup gider kederlerim Azlığımla çokluğunu özümden sevmişim Boşuna mıdır gurbet ellerde bekleyişlerim Karasevdadır gönlüne yanışlarım Nice zamanları boşuna mı eziyorum sensiz Sabırlarıma Yusuf’un nişanesini ekliyorum Bak göreceksin, vuslatla bitecek bekleyişlerimiz !.. Zafer Direniş ... 29 Mayıs 2011 Pazar 19.30 Lahey |
Gurbetten sılaya bir acı çığlıktı sanki..
Sanki hıçkırık...
Vuslata çeyrek kala, olmuş gibi ayrılık...
Mısralara takılı kaldık..
Anlıyamadık...
Neydi bu sitem, bu efkâr?
Ne der ki, inleyen titrek sesteki cefakâr?
El duyar, Ağyâr duyar...
Ah Yâr deyi deyi, ağlar...
Karalar bağlar..
İnler dereler dağlar...
-----------------Kaptırdım gidiyorum kafiyelerin cazibesine, Sayın Direniş.. Hay Allah, biri bana şiiişttt! Desin..
Şiiriniz karamsarlık sergileyince; ben de, kendimi alamadım...
Takdirlerimi bırakıyorum efendim, teşekkürlerimle!...