Hiç soramadığım soru
Yargısız sorgulamalardayım bu aralar,
Var say ki idamım yakın, Ağlama sakın! Ben dökmedim yaşarken hiç gözyaşını; Ölümümde dökmemeli, Unut telaşını… Küsmelere küskün ol ve gül inadına hayata! Var say ki ellerim soğuk, Nefesim boğuk boğuk Ve resimlerim silik. Hani dolapta kırmızı bir şarap vardı? Neredeyse bitik; İç onu Kadeh kaldır anılarımıza… İnfazı gecikmiş insafsızlıklardayım bu aralar, Var say ki kâbusum uzun, Seni bulmasın hüzün! Ben kanatmadım hiç yüreğini, Yüreğinde bensiz kanamasın. Nefretlere sınır çek gönül ülkende Ve dimdik dur ayakta! Var say ki ben o ülkenin en soğuk dağında, Silah başında şehit; Güzelliğine şahit olmuşum… Sormayı unutmuşum hep kadere, Oysa her an ağzımın bir köşesinde; Durur bu soru! Hep tanık olmuşken ağlamalara Neden sanık sandalyesine beni oturttun? Cevabı? Hiç soramadım ki… |
şiire değil
bu şiiri okuyamayanlara..
kutlarım..