SIRRINI GÖRDÜMYüce yaradanın ey kutsal nuru, Tekeli dağında Hubyar’ı gördüm, İlahi nurunu dokuz da buldu, Dokuzlar üstünde Hubyar’ ı gördüm. Hakk’ı ilahi den üç sır verildi, Dertlilere derman ol yetiş dendi, Daralan, bunalan sana sığındı, Dokuzlar üstünde Hubyar’ ı gördüm. Sıtkı sadakatle özün bağladı, Helal rıza ile nasibin aldı, LİVAÜ’L-HAMD sancağına bağlandı, Tarikat postunda Hubyar’ ı gördüm. Konya da o ulu, Mevlana dasın, Türbenin içinde hem yanındasın, O nurlar içinde makamındasın, Fevzi Nur İlahe yar piri gördüm. Nurların ilahi, akışı olan, Hubyar sultan’ım dan icazet alan, Otuz beşinci o, makamı nur’dan, Fevzi Nur İlahe yar piri gördüm. Ey Konya da ulu, Mevlana şeyhi, Kabrinden baban ki kalktı dikildi, İlahi nurlardan yirmi yedinci, Semavi Mevlana pirimi gördüm. Hakk’dan gizli sırlar verildi ona, Evliya, embiya durdu darına, Zülfikar elinde üçün cü nurda, Cihanlar aslanı Şah’ımı gördüm. Hakk’ı ilahinin yoluna erdim, Darına varmadan özümü sordum, Doksan dokuz nur’u bir’e bağlayan, Muhammed Mustafa yar piri gördüm. Ahret günü ulu divan kurulur, Cem yerine billur nur’lar saçılır, Ulularından üç, büyük seçilir, Muhammed, Ali, yar Hubyar’ı gördüm. Emir Hakk’ dan mahşer günü gelince, Cem yerine yedi cihan varınca, Güneş yere mızrak boyu inince, Güneşe perde ol, Hubyar’ı gördüm. Bektaş’ım ben dünya, da ham kul idim, Hakk yolunda ulu pirime erdim, Erenler yolunu özümde buldum, Doksan dokuz nurda pirleri gördüm. Bekir Yavuz 10.Temmuz.2007.Salı. Beyoğlu. İstanbul |
yüreginize saglik
sonsuz saygimla