GERÇEK DOSTDost dediğin, sınamadan bilinmez, Her kuşun eti, et etir deyip yenmez, Öyle dostlar, vardır ki dünyanda, Yüzü, kirden riyadan görünmez. Sen , sen ol iyilerden seç dostunu, Doğru bildiğine, emanet et postunu, Seni aldatana, vur elindeki bastonu, Kötülerin, dünyası olmasın dünya. Ne derdi bilirsiniz, eski atalarımız, Derlerdi, is yanına varma is bulaşır, İşte bu çağımız, böyle kötü çağımız, Adam gibilere, adam gibileri yakışır. Sırtından vurursa, dost diye bildiğin, Belli ki, yanlış tutmuşsun o dostunu, Göz yaşı dökmeli sana dost dediğin, Göstermeli, kara gününde o huyunu. Sanma sakın, insanlardan dost olmaz, Sınarsak, çok dostlar çıkar onlardan, İyi dost dediğin, pazarlarda satılmaz, En iyi dostlar, çıkar dost dergahından. Dost tutmaz isen, kötü günde elden, Hele seçmemişsen, en iyilerinden, Yalvarıp yakarsan, ne gelir elinden, Çünkü ruhunda vardır, onun kötülük. İnsanların özü, orada bilinir derler, Ya içki içerken, ya kumar oynarken, Ustalar, doğru söyler doğru bilirler, Sende dene, bir gün bunları yaparken. Dost, dost diye, gitmişti şıhım pirim, Çok dinledim onu, özünden bilirim, İyi dostlar verilmiş ona, Allah kerim, Bende ararım, dost dergahına dost. Dost bilip, bastım bazı kiri bağrıma, Meğerse düşmüşüm, hıyanet ocağına, Gitti dost bildiğimin, hıyaneti ağrıma, Sakın siz de girmeyin, hıyanet bağına. a.yüksel şanlıer 24 mart 2007-04-02 |