kaptanname
"ya yargıç ya sanık olunur"
hey rotasını şaşırmış kaptan sen ne anladın şu hayattan? anlamsız kitaplardan,rezil akşamlardan sen ey okyanusları yırtan adam sen ne anladın şu yağmurlardan? gel- sen uzak sularda bir gemi tek başına almışsın da rüzgârı ardına gidiyorsun, uzak diyârlara ben bir türkü tutturmuşum bir şehrin ortasında bir türkü almışım da dudaklarıma döküyorum sokaklara ikimizde yılmadık hayattan sevinçler devşirdik yemyeşil bir sevdaya ikimiz de yılmadık hayattan günler kararsa da eninde sonunda ölmeyecek gibi sarıldık yarınlara ölmeyecekmiş gibi bir sevdaya /düş(erken) bile coşkuluyuz baksana/ sen varacaksın bir kıyıya ben yine bir türkü tutturur giderim nasıl olsa... nasıl olsa! /yaşamak hep yara k(almaksa) sargısı söz olsa gerek/ 2007 |