ELE YADIMA DÜŞÜFTÜ YAYLALAR
ELE YADIMA DÜŞÜFDÜ YAYLALAR
Bizim yayla iki çayın arası Elime koyduğum o taş kınası Derenin kaşın da o yer sofrası Ele öz yadıma düşüf yaylalar Beş odalı gökte evim olsa da O toprak övümü salaram yada Üstüm çadır altım çamur olsa da Ele öz yadıma düşüf yaylalar Çayır bostanımız yol dere boyu Yüzüm yıkadığım karahan çayı Uzunca yollu göy bulağın suyu Ele öz yadıma düşüf yaylalar Sorsam bilen varmı baca tutağı Burada çoğu bilmez keçe yatağı Hormon yoktur besler kara toprağı Ele öz yadıma düşüf yaylalar Sarı becan cığar öküz haraylar Baharın müjdesi olan o çaylar Haşa huzurdan o itler tulalar Ele öz yadıma düşüf yaylalar Ben köyde bilmezdim ev kirasını Çektim bu gurbetin her çilesini Unutamam yayla kuzu sesini Ele öz yadıma düşüf yaylalar Besti diyer ben o elde anaydım Ne bu hasret nede böyle yanaydım Olsa imkan keşke gide geleydim Ele öz yadıma düşüf yaylalar BESTİ CE |
İnsan her nedense birtürlü kopup geldiği yerleri unutamıyor.
Ya çocukluğunu veya gençliğini arıyor ya da yaşlandığı için
geçmişe özlem duyuyor.Hani ne demiş bilgenin biri:Gençler
hayalleriyle yaşlılarda geçmişleriyle meşgul olurlarmış.Ama
herşeye rağmen yaşlanmak güzel şey.Saygılarımla.