Mutluluk Güneşi
bülbülü altın kafese tıktım öldü
gönlümü aşkın meyhanesinde unuttum sızdı görenler ölü mü diri mi diye sordu bende ’dedim’ gönlümü birine emanet verdim siz bilin ölü mü diri mi gönül elinde yoruldum ister kabre ister kafese koyun ikisinin de arasında bir fark yok koyu bir karanlık sağır bir aydınlık ölü olsam diri olsam ne fark eder tatmadıktan sonra mutluluğu hiçbir şekilde (yaşamak, ölmek nedir sizce) |